CHP’nin Bölgesel Krizler ve Parti İçi Mücadelesi
Son dönemde yaşanan bölgesel krizler, Türkiye sınırlarına doğru yayılma tehlikesi taşıyor. Hizbullah ve İran’ın İsrail’e yönelik misilleme tehditleri ve Gazze-Lübnan hattında gerginliğin artması, kaygı verici gelişmeler olarak karşımızda duruyor.
Bu kritik dönemde, Türkiye’yi yönetme iddiasındaki CHP’nin bölgesel krizler konusundaki tutumu merak ediliyor. Ancak CHP, kendi içindeki iktidar mücadelesiyle meşgul görünüyor. Eylül ayında yapılacak tüzük kurultayında seçimli olup olmayacağı, belediyelerdeki kadroların kimlerin elinde olacağı gibi konular parti gündeminde ön planda yer alıyor.
CHP’de şu anda iki farklı kutup mevcut. Bir tarafta eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun destekçileri, diğer tarafta Özgür Özel’in etrafında toplanan grup yer alıyor. Özgür Özel, CHP’yi milli bir çizgiye çekme çabalarıyla dikkat çekmişti ancak parti içi dengeleri kurmakta ve kucaklayıcı bir liderlik sergilemekte zorlanıyor.
Özel’in son dönemdeki bazı eylemleri ve söylemleri de tartışmalara yol açtı. “Işıkların yakılıp söndürülmesi” eylemi sonuçsuz kaldı, Azerbaycan ve Suriye ziyaretleri gerçekleşmedi. “Birinci partiye yakışan işleri biz yapacağız. Kemal Bey hiçbir zaman birinci partinin lideri değildi” sözleri ise parti içinde büyük bir tepkiyle karşılandı.
Şu anda CHP’nin gündeminde, eylül ayında yapılacak tüzük kurultayı var. Özgür Özel, kurultayın seçimsiz yapılmasını istiyor. Ancak Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu işbirliği yaparsa kurultayın seçimli olması kaçınılmaz görünüyor.
Kılıçdaroğlu’nun elinde yaklaşık 500-550 delege var. Ancak kongre süreci başlayınca bu sayının yarısını kaybedebilir. Bu nedenle eylülde seçim kurultayı isteyip gücünü kullanabilir.
Ekrem İmamoğlu ise İstinaf Mahkemesi’nde görülen davasıyla ilgileniyor. 2 yıl 7 ay 15 gün ceza alması durumunda parti içi rakipleri için bir avantaj oluşacağından tedirgin. Siyasi yasaklara karşı olmasına rağmen İmamoğlu’nun, genel başkan olması halinde siyasi yasaklı hale getirilmesinin zor olacağını düşünüyor.
Özetle, CHP şu anda bölgesel krizler yerine parti içi mücadeleyle meşgul. Eylül ayında yapılacak tüzük kurultayı, parti içindeki güç dengelerini yeniden belirleyecek.
