Kremlin, NATO’nun Rusya sınırlarına yakın askeri altyapısı hakkında endişelerini dile getirdi ve ittifakın ilerleyişinin Rusya’nın milli güvenliğine tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov tarafından TASS haber ajansına yapılan açıklamada, NATO’nun hedefinin Rusya’yı kontrol etmek olduğu ve eylemlerinin tehlikeli olduğu ifade edildi.
ABD ve Almanya, NATO ve Avrupa savunmasını güçlendirmek amacıyla 2026 yılında Almanya’ya uzun menzilli füzeler konuşlandıracağını duyurdu. Bu gelişme, Kremlin’in endişelerini daha da artırmış durumda.
Rusya’nın eski Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, NATO zirvesinde Ukrayna’nın üyelik talebine tepki gösterdi. Medvedev, zirvenin sonuç bildirisinde yer alan Ukrayna’nın NATO entegrasyonuna desteğin, ya Ukrayna’nın ya da NATO’nun yok olmasına yol açacağını ifade etti. “Sonuç net. Ukrayna’nın NATO’ya giden ‘geri dönüşü olmayan yolunun’ ya Ukrayna’nın ya da NATO’nun ortadan kalkmasıyla sonuçlanması için her şeyi yapmalıyız.” şeklinde konuştu.
Medvedev, bir zamanlar Batı yanlısı olarak görülse de Ukrayna savaşının başlamasından bu yana daha sert bir tavır takınmıştı. ABD ve müttefiklerini Ukrayna’ya silah sağlamaları nedeniyle defalarca nükleer savaş riskiyle uyardı. Rusya’nın nükleer silah kullanma kararının Putin’in yetkisinde olduğunu belirten diplomatlar, Medvedev’in görüşlerinin Rusya devlet yönetimindeki sert yaklaşımın bir göstergesi olabileceğine inanıyorlar.
Kremlin’in NATO Konusundaki Kaygıları
Kremlin, NATO’nun son yıllardaki genişlemesini ve askeri altyapısının Rusya sınırlarına doğru yaklaşmasını endişeyle izliyor. İttifakın Ukrayna ve diğer doğu Avrupa ülkelerine yönelik ilgisinin, Rusya’nın jeopolitik güvenliğini tehdit ettiğine inanıyor. Kremlin, NATO’yu Rusya’ya karşı saldırgan bir ittifak olarak görüyor ve askeri varlığının artırılmasına misillemeyle yanıt vermeye hazır olduğunu defalarca vurguladı.
NATO’nun Genişlemesi ve Rusya’nın Tepkisi
NATO, Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana Orta ve Doğu Avrupa’da önemli ölçüde genişledi. İttifak, 1999’da Polonya, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti’ni, 2004’te Bulgaristan, Romanya, Slovakya, Slovenya ve Estonya’yı, 2009’da Arnavutluk ve Hırvatistan’ı, 2017’de Karadağ’ı ve 2020’de Kuzey Makedonya’yı bünyesine kattı.
Rusya, NATO’nun genişlemesini kendi güvenliğine yönelik ciddi bir tehdit olarak görüyor ve ittifakın eski Sovyet cumhuriyetlerine doğru ilerlemesini şiddetle eleştirdi. Kremlin, NATO’nun genişlemesinin ittifakın Rusya’yı kuşatma ve askeri kapasitesini sınırlandırma amacını taşıdığına inanıyor.
Ukrayna’nın NATO Üyeliği
Ukrayna’nın NATO üyeliği, Kremlin’in en büyük endişelerinden biri. Rusya, Ukrayna’nın Batıya yönelmesinin kendi güvenliği için kabul edilemez olduğunu ve Ukrayna’nın NATO’ya katılmasının kırmızı çizgi olduğunu defalarca belirtti. Kremlin, Ukrayna’nın NATO üyeliğinin iki ülke arasında bir savaşa yol açabileceği konusunda uyardı.
Geleceğe Yönelik Beklentiler
Kremlin ve NATO arasındaki gerilim, Ukrayna savaşının devam etmesiyle birlikte önümüzdeki yıllarda da devam etmesi bekleniyor. Kremlin, NATO’nun genişlemesini ve Ukrayna’ya verdiği desteği eleştirmeye devam edecek ve Rusya’nın milli güvenliğini korumak için gerekli adımları atmaya hazır olduğunu belirtecek. NATO ise Rusya’nın saldırgan davranışlarını kınamaya ve ittifakın savunmasını güçlendirmeye devam edecek.
İki taraf arasındaki gerilim, bölgesel istikrar ve küresel barış için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Kremlin ve NATO, savaşın daha da tırmanmasını önlemek ve kalıcı bir çözüm bulmak için diplomatik yollara başvurmanın önemini anlamalıdır.