HIV, İnsan İmmün Yetmezlik Virüsüdür. İlk AIDS vakasının ortaya çıktığı 1980 yılından bugüne yaklaşık 44 yıl geçti. Bu süreçte dünya çapında 88 milyon kişi HIV ile enfekte oldu ve 42 milyon kişi AIDS’le ilişkili hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetti. HIV Enfeksiyonu Derneği Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, günümüzde her yıl yaklaşık 1,3 milyon yeni HIV enfeksiyonu ve 630 bine yakın ölüm meydana geldiğini belirtti. Yaklaşık 40 milyon kişinin HIV ile yaşadığı tahmin ediliyor. Bu sayının yarısını kadınlar, 1,5 milyonunu ise 14 yaşın altındaki çocuklar oluşturuyor.
Türkiye’de ilk HIV vakasının görüldüğü 1985 yılından bu yana 40 binden fazla vaka bildirildi. Gerçek sayının çok daha yüksek olduğu düşünülüyor. Son yıllarda yeni tanı sayısı artıyor ve her yıl ortalama 4-5 bin kişi HIV enfeksiyonu tanısı alıyor.
Vakaların artmasının sebepleri arasında korunma önlemlerinin yetersiz uygulanması, özellikle kondom kullanımının azalması gösteriliyor. Korona virüsü salgını nedeniyle de testlere daha az başvurulduğu düşünülüyor.
HIV testi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Tabak, “Toplumdaki ayrımcılık ve damgalama tanı testlerinin önünde engel oluşturuyor. Bunu aşmak için kimlik bilgisi gerektirmeyen, ücretsiz Gönüllü Danışmanlık ve Test Merkezleri (GDTM) hizmet veriyor.” diye ekledi.
HIV, bağışıklık hücrelerine yerleşen ve zamanla çoğalan bir virüstür. Hastalık ilerledikçe bağışıklık hücrelerinin sayısı azalır, bağışıklık sistemi zayıflar ve enfeksiyonlara karşı korunma azalır. Bu durumda genellikle hastalığa neden olmayan mikroorganizmalar bile hastalıklara yol açabilir.
HIV enfeksiyonu sonrası kişiler grip benzeri bir hastalık geçirebilirler. Bu dönemden sonra genellikle 2-10 yıl süren sessiz bir dönem başlar. Bu dönemde genellikle herhangi bir belirti görülmez. Ancak sessiz dönemde bile CD4 hücreleri azalmakta ve virüs miktarı artmaktadır. CD4 hücrelerinin sayısı kritik düzeyler (200) altına düştüğünde fırsatçı enfeksiyonlar ve kanserler ortaya çıkabilir.
HIV testi yaptıranların çoğu erkektir. Kadınlarda HIV farkındalığı maalesef yetersiz. Dünya çapında HIV pozitiflerin yarısını kadınlar oluştururken, ülkemizde bu oran %18,5’tir. Türkiye’deki HIV pozitif kadınların genellikle tek eşli olduğu ve hastalığın eşleri tarafından bulaştığı görülmektedir.
Pediyatrik HIV enfeksiyonlarının %90’ı hamilelik, doğum veya emzirme sırasında anneden bebeğe geçmektedir. Ancak HIV tanısı alan, tedavi başlanan ve tedavisine düzenli devam eden annelerden bebeklere hastalık bulaşmaz. Sağlık Bakanlığı’na göre Türkiye’de geçen yıl anneden bebeğe HIV bulaşması hiç görülmemiştir.