“EŞİMİ ÇOK SEVİYORDUM, TUTMAYA ÇALIŞTIM AMA DÜŞMESİNİ ENGELLEYEMEDİM”
Nevşehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada M.Ö., son dönemlerde eşiyle sık sık tartıştıklarını, olay günü ise alkollü olduğunu anlattı. Sanık, eşinin odada bıçakla kendisine zarar verdiğini iddia ederek şu ifadeleri kullandı: “Eşim kendisini suçlayan sözler söylüyordu. Onu teselli etmeye çalıştım. Evde yazdığı bir intihar mektubu buldum, okumadan yaktım. Bir anda elinde bıçakla odaya girdi. Boynunda kan görünce panikledim, bıçağı elinden almaya çalışırken elinden yaralandı. Mutfaktan tekrar bıçak alacağını düşünüp peşinden gittim. Balkona çıktığında kendini aşağı bırakıyordu. Tutmaya çalıştım ama yetişemedim. Çok bağırdım, alt komşumuz da tutmaya çalıştı ama olmadı. Eşimi çok seviyordum. Telefonunda beni ‘Kıral’, ben onu ‘İçişleri Bakanım’ diye kaydetmiştim.”
“DAHA ÖNCE DE İNTİHAR GİRİŞİMİ VARDI”
Sanık avukatı ise çiftin mutlu bir evliliği olduğunu, kadının vücudundaki kesiklerin ölümcül nitelikte olmadığını, İ.Ö.’nün cinnet geçirerek kendisine zarar verdiğini ve daha önce de intihar girişiminde bulunduğunu savundu.
EV HAPSİ VE YURT DIŞI ÇIKIŞ YASAĞI
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk süresi, mevcut deliller ve tanık beyanlarını dikkate alarak M.Ö.’nün ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasağı şartıyla tahliyesine karar verdi. Duruşma, ek delillerin değerlendirilmesi için şubat ayına ertelendi.