Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulması beklenen vergi paketinde, belediyelerin bütçe gelirlerinden alınan payın tamamının vergi ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) primi borçlarına karşılık kesilmesi öngörülüyor. Bu düzenleme hayata geçerse, belediyelerin kamuya olan borçlarına karşılık kamu bütçesinden yapılacak kesintinin üst sınırı %40’tan %100’e çıkabilecek.
Ancak bu düzenleme, birçok belediyeyi halkın temel ihtiyaçlarını karşılama ve kamu hizmetlerini sunma konusunda ciddi zorluklarla karşı karşıya bırakabilir. Gelirlerinin kesilmesi, belediyelerin personel maaşlarını dahi ödemekte güçlük çekmesine neden olabilir.
Mevcut durumda, belediyelerin, il özel idarelerinin ve bunlara bağlı şirketlerin vergi, SGK primi, Hazine borcu, uzlaşmaya girmiş borçları ile İller Bankası’na olan borçları için genel bütçe gelirlerinden aktarılan kaynağın en fazla %40’ı kesilebiliyor. Bu sınır, belediyelerin hizmetlerini aksatmamaları ve maaş ödemede sorun yaşamamaları için belirlenmişti.
Yeni düzenlemeyle, %40’lık sınırın kaldırılması, belediyelerin gelir (stopaj) vergisi ve Katma Değer Vergisi borçlarıyla SGK primi borçları için olan borçlarının bir sonraki ayki bütçe aktarımından hiçbir sınıra tabi tutulmadan kesilmesi öngörülüyor.
Düzenlemenin gerekçesinde, belediye ve bağlı kuruluşların vergi ve SGK primi borçlarının sürekli arttığı ve 10 yıllık borç yapılandırma kolaylıklarına rağmen borçların ödenmediği belirtiliyor. Kesintinin %40’la sınırlandırılması nedeniyle kamu alacağına yeterli paranın kalmadığı ifade ediliyor. Gerekçede, sınırın kaldırılmasıyla kamu alacaklarının tahsilinin kolaylaşacağı belirtiliyor.
Ancak uzmanlar, bu düzenlemenin belediyelerin kaynaklarını ciddi şekilde kısarak onların işlevselliğini tehlikeye atacağını öne sürüyor. Belediyelerin gelirlerinin kesilmesi, belediyelerin halkın yaşam kalitesini doğrudan etkileyen temel hizmetleri sunmakta zorlanmalarına neden olabilir.