Uzmanlar, uzun süreli Covid-19 geliştirme riskinin salgının başlangıcından bu yana gerilediğini, ancak özellikle aşılanmamış kişiler için hala önemli bir risk oluşturduğunu belirtti.
Federal Sağlık Araştırmaları ve Kalitesi Ajansı’nın Haziran ayında yayınlanan bir analizi, ABD’deki yetişkinlerin %7’sinin (yaklaşık 18 milyon kişi) uzun süreli Covid-19 yaşadığını ortaya koydu.
Ekonomist David Cutler, uzun süreli Covid-19’un ülkeye 2022’de toplam 3,7 trilyon dolarlık bir maliyet getirdiğini, bunun ülkenin Covid-19 öncesi gayri safi yurtiçi hasılasının %17’sine denk geldiğini tahmin ediyor.
New England Journal of Medicine’de Çarşamba günü yayınlanan yeni bir araştırma, insan kaybı ve ekonomik maliyetlerin artmaya devam edebileceğini öne sürüyor. Araştırma, Department of Veterans Affairs’in tuttuğu milyonlarca tıbbi kayıttan elde edilen verilere dayanıyor.
Washington Üniversitesi ve VA Sağlık Sistemi’ndeki araştırmacılar, aşıların piyasaya sürülmesinden önce uzun süreli Covid-19 ile ilişkili semptomların sıklığında bir değişiklik olup olmadığını inceledi.
İnsanlar en az ilk aşı dozlarını almışlarsa aşılanmış, almamışlarsa aşılanmamış olarak sınıflandırıldı.
Mart 2020 ile Ocak 2022 sonu arasında Covid-19’a yakalanan ve enfeksiyondan sonra en az 30 gün yaşayan 441.000’den fazla kişi çalışma kapsamına alındı. Kayıtları, aynı dönemlerde Covid-19’a yakalanmayan 4,7 milyondan fazla kişinin verileriyle karşılaştırıldı.
Araştırmacılar, virüse karşı çok az bağışıklığın olduğu ilk yılda, Covid-19’a yakalanan her 10 kişiden 1’inin uzun süreli Covid-19 ile uyumlu semptomlar gösterdiğini buldu. Uzun süreli Covid-19’un bir parçası olarak değerlendirilen semptomlar, enfeksiyondan 30 gün ila bir yıl sonra ortaya çıktı.
Aşılar, 2021 yazında ortaya çıkan Delta dalgası sırasında uzun süreli Covid-19 riskini önemli ölçüde azalttı. Ancak aşılanmamış kişiler için risk Delta döneminde yüksek kaldı. İlk enfeksiyonlarından sonra bu kişilerin yaklaşık %10’unda semptomlar devam etti.