Kamala Devi Harris, 1964’te Oakland, Kaliforniya’da doğdu. Hindistanlı bir anne ile Jamaikalı bir babanın kızının çok kültürlü bir ailede büyüdü. Annesi göğüs kanseri araştırmalarında öncü bir bilim insanı, babası ise ekonomi profesörüydü. Bu akademik ve kültürel zenginlik, Harris’in toplum sorunlarına ilgisini erken yaşta ateşledi.
Harris, Kaliforniya Üniversitesi Hastings Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra hukuk ve siyaset dünyasına adım attı. Başlangıçta avukatlık yapan Harris, özellikle kadın hakları ve toplumsal adalet konularında cesur adımlar attı. 2003’te San Francisco Bölge Savcısı seçilmesi sürpriz olmadı. Suçları azaltma ve San Francisco’yu daha güvenli hale getirme sözü verdi. 2010’da Kaliforniya Eyalet Başsavcısı oldu ve burada göçmen hakları, çevre koruma ve suç önleme gibi konularda önemli katkılarda bulundu.
Harris’in ABD Başkan Yardımcılığı’na adaylığı, birçok Amerikalı için umut vericiydi. Adalet sistemi reformu, iklim değişikliğiyle mücadele, eğitimde eşitlik ve sağlık hizmetlerinin genişletilmesi gibi önemli konularda vaatlerde bulundu. En önemli vaatlerinden biri, düşük gelirli Amerikalılar için sağlık hizmetlerine erişimi artırmaktı. Ayrıca çevre koruma önlemleri konusunda da kararlı olan Harris, karbon emisyonlarını azaltma ve yeşil enerjiyi destekleme sözü verdi.
Harris, 2014 yılında avukat ve yazar Doug Emhoff ile evlendi. Bu sayede Emhoff’un önceki evliliğinden iki çocuğunun üvey annesi oldu. Emhoff, Harris’in siyasi kariyerinde en büyük destekçilerinden biri oldu ve tarihin ilk “İkinci Beyefendisi” oldu. Çift, uyumlu aile tablosuyla Amerikalıların gözünde “modern aile” kavramının güzel bir örneğini sundu.
Harris, ABD siyasetinde dikkatleri üzerine çeken bir isim. Kadınlara ve azınlıklara ilham veren güçlü bir politikacı olan Harris, gelecekte de adını duyurmaya devam edecek. Başkan Yardımcısı olarak, adalet reformu ve toplumun dezavantajlı kesimlerine yönelik politikalarıyla geniş bir destek aldı.
Harris, birçok kişi için “Amerikan Rüyası”nın sembolü; farklı geçmişlere sahip bir kadın olarak ABD’nin en üst kademelerine yükseldi. ABD siyasetinde daha yüksek görevlere aday olup olmayacağı veya kendi başkanlık yarışına girip girmeyeceği bilinmiyor ancak önümüzdeki yıllarda Amerikan siyasi sahnesinde adından söz ettirecek gibi görünüyor. Kamala Harris, sadece bir siyasetçi değil; eşitliğin, adaletin ve azimle elde edilen başarının bir temsilcisi.