İsrail-Hamas Esir Takası
İsrail devlet televizyonu KAN’a göre, müebbet hapis cezasına çarptırılan Filistinli tutuklulardan Zekeriya Zubeydi, Ahmed Bergusi, Vail Kasım ve Mahmud Atallah, bugün yapılacak esir takasının ikinci aşamasında serbest bırakılacak.
Fetih Hareketi’nin silahlı kanadı El-Aksa Şehitleri Tugayı üyesi Zekeriya ez-Zubeydi, 2021’de bir İsrail hapishanesinden firar etmiş, daha sonra yakalanmıştı.
Batı Şeria’nın Cenin kentinden Ahmed Bergusi, El Aksa Şehitleri Tugayları’nda faaliyet gösteriyor. 2002’de tutuklanmış, 13 kez müebbet ve 50 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Kudüs doğumlu Vail Kasım, “Silvan Hücresi” örgütü üyesi olarak İsrail hedeflerine saldırılar düzenlemekle suçlanıyor. 2002’de tutuklandı ve 3 bin yılı aşkın hapis cezasına mahkum edildi.
Mahmud Atallah, İsrail’le işbirliği yaptığını iddia edilen bir Filistinliyi öldürmekten müebbet hapis ve ayrıca 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
19 Ocak’ta yürürlüğe giren İsrail-Hamas ateşkes ve esir takası anlaşmasının ilk aşamasının ikinci turu bugün gerçekleşecek. Anlaşmaya göre, Hamas, 4 İsrailli kadın askeri serbest bırakırken, İsrail de 200 Filistinli tutukluyu serbest bırakacak. Her bir kadın asker karşılığında 50 Filistinli, toplamda 30 müebbet ve 20 ağır hapis cezalısı serbest kalacak.
Hamas, serbest bırakılacak kadın askerlerin isimlerini Karina Ariev, Danielle Gilboa, Naama Levy ve Liri Albag olarak açıkladı.
Ateşkes ve Esir Takası Anlaşması
Katar’ın arabuluculuğunda, İsrail ve Hamas arasında 15 Ocak’ta Gazze’de ateşkes ve esir takası konusunda anlaşmaya varıldı. 19 Ocak’ta yürürlüğe giren anlaşma, üç aşamadan oluşuyor. İlk 42 gününde, İsrailli 33 esir ve 1900’den fazla Filistinli serbest bırakılacak.
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, anlaşmanın ilk aşaması kapsamında 19 Ocak’ta 3 İsrailli kadın esiri Kızılhaç’a teslim etti. İsrail de aynı gün 90 Filistinliyi serbest bıraktı.
İsrail’in UNRWA’ya İlişkin Talebi
İsrail’in BM Daimi Temsilcisi, BM Genel Sekreteri ve Genel Kurul Başkanı’na bir mektup gönderdi. Mektupta, UNRWA’nın “terörist gruplar” tarafından kullanıldığı ve tehdit oluşturduğu iddia edildi. İsrail, UNRWA’nın 30 Ocak’ta Kudüs’teki faaliyetlerini sonlandırması ve tüm tesislerini boşaltması gerektiğini talep etti.