Dünya Bankası, Türkiye ekonomisi için büyüme tahminlerini açıkladı! 2025, 2026’da oranlar ne olacak?

Türkiye Ekonomisinin Büyüme Beklentisi

Dünya Bankası, Türkiye ekonomisinin 2025 yılında %2,6, 2026 yılında ise %3,8 büyüme kaydedeceğini öngördü. Haziran 2024 tahminlerine göre Türkiye’nin 2025’te %3,6 ve 2026’da %4,3 büyümesi bekleniyordu. Türkiye’nin cari işlemler dengesinin iyileştiği, uluslararası rezervlerin arttığı ve ülkenin risk primindeki düşüşün finansal piyasalarda olumlu etkiler yarattığı belirtildi.

Küresel Ekonomi: Zayıf Uzun Vadeli Büyüme Görünümü

Dünya Bankası, küresel ekonominin sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek için gereken büyüme oranlarının altında kaldığını ifade etti ve aşağıdaki risklere dikkat çekti:

• Arttan politika belirsizlikleri
• Olumsuz ticaret politikası değişiklikleri
• Jeopolitik gerilimler
• Süregelen enflasyon
• İklim değişikliği kaynaklı doğal afetler

Gelişmekte olan ekonomiler, 21. yüzyılın en zayıf uzun vadeli büyüme görünümüyle karşı karşıya. Bu ülkelerin büyüme oranlarının önümüzdeki iki yıl boyunca %4 civarında kalması bekleniyor.

ABD Ekonomisi: Büyüme Tahminleri Yükseltildi

Dünya Bankası, ABD ekonomisinin büyüme beklentilerini yukarı yönlü revize etti:

• 2025 yılı için büyüme tahmini %1,8’den %2,3’e
• 2026 yılı için ise %1,8’den %2’ye yükseltildi.

ABD’nin ticaret politikalarındaki belirsizliklerin küresel ekonomiyi etkileyebileceği kaydedildi.

Euro Bölgesi ve Çin Ekonomisi: Farklı Yönlü Revizyonlar

• Euro Bölgesi: 2025 yılı büyüme tahmini %1,4’ten %1’e düşürüldü. 2026 yılı için beklenti de %1,3’ten %1,2’ye indirildi.
• Çin: Çin ekonomisinin 2025 yılı büyüme tahmini %4,1’den %4,5’e çıkarıldı. 2026 yılı için büyüme beklentisi %4 olarak korundu.

Ticaret ve Küresel Politikalar: İhtiyaçlar ve Öneriler

Dünya Bankası, ticaretin korunması, borç sorunlarının çözülmesi ve iklim değişikliğiyle mücadele için daha güçlü küresel politika adımlarına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Ayrıca, gelişmekte olan ekonomilerin, gelişmiş ekonomilere kıyasla gelir seviyelerini yakalama sürecinde daha yavaş bir ilerleme kaydedeceği ifade edildi.