Finansal dönüşümdeki Türkiye’nin potansiyeli ve küresel piyasalarla entegrasyonunu tartışan sektör liderleri, sürdürülebilir finans modelleri ve dijitalleşen sermaye piyasalarının önemi konusunda hemfikir oldu.
Finansal kapsayıcılığı artırmayı, yenilikçi ürün ve hizmetler sunmayı ve sürdürülebilir bir finansal ekosistem oluşturmayı amaçladıklarını belirten Ballı, 2024’ün finansal hizmetler sektöründe dijitalleşmenin derinleştiği bir yıl olduğunu vurguladı.
Ballı, “Finansal Kurumlar Birliği olarak finansın kapsayıcılığını artırma hedefi doğrultusunda erişebilir finansal çözümler sunuyoruz. KOBİ’ler ve bireysel müşteriler için finansman maliyetlerini düşürmeyi, daha fazla kişiyi finansal sisteme dahil etmeyi ve dijital platformlar üzerinden hızlı çözümler üretmeyi önceliklendiriyoruz.” dedi.
Ergun, “Reel sektöre ne kadar çok finansman edebilirsek, halka arz yoluyla ne kadar çok yatırımını sermaye piyasası aracılığıyla finanse edebilirse sermaye piyasaları görevini o kadar çok yerine getirmiştir.” dedi.
Ergun, halka arzlarda iş yapma modelini değiştirdiklerini belirterek, “Şirketlere sadece başvuru aşamasında destek veren bir borsa olmaktan, başvuru öncesinde de destek veren bir borsa durumuna geldik.” diye konuştu.
Yatırımcı sayısının son 4 yılda 1 milyondan 7 milyona yükseldiğini vurgulayan Ergun, “Bu yatırımcıların kalıcı olması sektörümüzün daha hızlı büyümesi için çok önemlidir.” dedi.
Taşdoğan, “Uygulanan para politikasının etkilerini yatırım piyasasında görüyoruz. Tahvil bono kısmı hareketlenirken, Borsa İstanbul’da da istatistiklerde yukarı yönlü hareket var.” dedi.
Türkiye’nin not artışlarını ve CDS puanının düşmesini olumlu gelişmeler olarak değerlendiren Taşdoğan, “2025’te performansın artarak ilerleyeceğini düşünüyorum.” diye konuştu.
Bağcı, Türkiye’nin gri listeden çıkma ve not artırma gibi makro gelişmeler yaşadığını ancak yabancı yatırımcı çekme konusunda yetersiz kaldığını söyledi.
Bağcı, “Jeopolitik riskleri de artık fiyatlandırıyoruz. 2025’te Trump’la beraber ne olacak dünyada? Onları görüyor olacağız.” dedi.
Yılmaz, 2024’ün kilometre taşını yerel seçime kadar olan dönem olarak belirlediklerini söyledi.
“Önümüzdeki yıl için daha pozitif taraftayız. Bugünden daha düşük bir enflasyon, faiz ve daha yüksek bir endeks göreceğiz.” dedi.
Cengiz, ColendiBank’ın 2024’te BDDK’dan faaliyet izni aldığını ve 2025’te yapay zeka temelli dijital mevduat bankası olarak faaliyete geçeceğini açıkladı.
Cengiz, “Bankacılığın Tesla’sını yapacağız. Türkiye’de ürettiklerimizi önce yakın coğrafyalara ardından dünyaya ihraç etmek istiyoruz.” dedi.
Erbay, nüfusun neredeyse dörtte birinin sermaye piyasalarıyla ilgili olduğunu belirtti.
“Kalifiye personel ile birlikte bilinçli yatırımcı oluşumu için mevzuata uygun destek verilmesi gerekiyor.” dedi.
Atılal, 2025’te yapay zekanın makro ekonomide daha fazla kullanılacağını söyledi.
“Teknolojiyi genç arkadaşlardan daha iyi kullanıyorsa o kalacak. Diğerleri kalmayacaklar. Teknolojiyi ne kadar kullanıyorsun açık mısın o gelişime? Açık olan kazanacak.” dedi.